Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın
Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma bölgesindeki araştırmasında, 51 familyaya ait 187
cins, bu cinslere ait 272 tür ve tür altı takson tespit edildi. Bu türlerin
26'sının, Türkiye'ye özgü bitkiler olduğu saptandı.
Çevre
ve Şehircilik Bakanlığı'nın Antalya'da Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma (ÖÇK)
bölgesindeki araştırmasında, 51 familyaya ait 187 cins bitki, 96 kuş, 20
memeli, 16 sürüngen ve 4 iki yaşamlı türü tespit edildi.
Bakanlıktan
yapılan yazılı açıklamaya göre, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü'nün
Kaş-Kekova ÖÇK bölgesinde gerçekleştirdiği biyolojik çeşitlilik araştırmasında,
yöreye özgü bitki ve hayvan türleri belirlendi.
Araştırmada
bitki sosyolojisi, bitki sistematik, memeli ve kuş, iki yaşamlı ve sürüngen
uzmanları, coğrafi bilgi sistemi uzmanıyla şehir ve bölge plancısı yer aldı.
TÜRKİYE'DE
İLK KEZ KAYDEDİLDİ
Floristik çalışmalar sonucunda, 51
familyaya ait 187 cins, bu cinslere ait 272 tür ve tür altı takson tespit
edildi. Bu türlerin 26'sının, Türkiye'ye özgü bitkiler olduğu saptandı. Bunlar
arasında, ilk kez W. Greuter tarafından 1974'te Meis Adası'nda bulunan yabani
havuç (daucus conchitae) türü, Türkiye için yeni kayıt oldu. Nesli tehdit ve
tehlike altındaki onopordum rhodense de ülkede ilk kez kaydedildi.
Fauna
çalışmaları sonucu bölgede 2 tür böcekçil, 4 tür yarasa, 9 tür kemirici, 3 tür
yırtıcı, 2 tür çift toynaklı olmak üzere 20 memeli türü belirlendi.
Bölgede 96 kuş
türü tespit edildi. Bunların arasında, Doğa ve Doğal Kaynakların Korunması İçin
Uluslararası Birlik (IUCN) koruma kriterlerine göre "tehlikeye yakın"
statüsündeki ada martısı ve gökkuzgun ile "zarar görebilir" statüsündeki
küçük kerkenez de yer aldı.
Kaş-Kekova ÖÇK
bölgesindeki herpetolojik çalışmalar sonucunda, şimdiye kadar 1 semender, 3
kuyruksuz kurbağa, 1 kaplumbağa, 9 kertenkele ve 6 yılan olmak üzere 20
sürüngen ve iki yaşamlı türü saptandı. Bunlardan "zarar görebilir"
statüsündeki semender (lyciasalamandra luschani), bölge için endemik tür olarak
gözlendi.
TEHDİTLER
BELİRLENDİ
Araştırmada, ayrıntılı biyolojik çeşitlilik envanteri ile insan kullanımının bu
çeşitliliğe etkileri de incelenerek, tehditler belirlendi, bunları ortadan
kaldıracak tavsiyeler geliştirildi.
Bölgedeki bazı
alanlar, barındırdığı tür çeşitliliği ve insan kullanımlarıyla ilişkileri
bakımından "hassas bölge" olarak tanımlandı.
Yöre halkına,
tıbbi ve aromatik bitki yetiştirilmesi, bazı türlerin süs bitkisi sektörüne
kazandırılması, küçük kerkenez türünün izlenmesi ve korunmasıyla biyolojik
çeşitliliğin tanıtılması ve farkındalığın arttırılmasına yönelik alt projeler
tavsiye edildi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder